Enflasyon mağduru memuru zor bir yıl bekliyor
Beklentilerin çok üzerine çıkan enflasyon hükümete ve Merkez Bankası'na itibar, enflasyon hesabını yanlış yapan memura para kaybettiriyor. Verilmeyen zamma rağmen işsiz kalmadığına şükreden milyonlarca özel sektör çalışanı, sayıları her geçen gün artan işsizler ve sattığı malı ertesi gün yerine koyamayan küçük esnafın enflasyon karşısındaki tükenişi ise zaten ortada.
Türkiye'de özel sektörde çalışan yaklaşık her 10 kişiden sadece 1'i sendikalı. Dolayısıyla geri kalan 9'unun ücret zammı patronun iki dudağı arasında kalıyor. Bu geniş kitlenin ücretlerini enflasyon karşısında koruması bugünkü şartlar içerisinde pek mümkün değil. Memurların durumu ise epeyce farklı. Memur, daha önce hükümetlerin sosyal ve siyasal politikaları doğrultusunda zam alıyordu. Şimdi ise iş toplu pazarlık masasına kaldı. Pazarlık masası, siyasetçinin üzerindeki sorumluluğu ve riski aldı, sendika yöneticilerine yükledi.
Maliye kazandı, memur kaybetti
Pazarlık masası, ciddi anlamda hesap kitap yapmayı gerektiriyor. Yanlış hesap, stratejik hata, eksik tahmin ya da öngörüsüzlük ya kıt kanaat geçinen milyonlarca memuru enflasyon karşısında mağdur duruma düşürüyor ya da devlet bütçesini ağır mali yüklerin altına itiyor.
Memur ve memur emeklilerine 2014 ve 2015 yıllarında yapılacak zammı belirlemek için, geçen yaz pazarlık masası kuruldu. Masanın bir tarafında Memur-Sen yönetimi, diğer tarafında Maliye bürokratları vardı. Ramazan sıcağında bir süre karşılıklı güçler yoklandı.
Sonrasında sürpriz anlaşma geldi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in daha sonra anlattığı üzere, Memur-Sen 124 lira seyyanen zam teklifini sunmuş hükümet de bu teklifi kabul etmişti. Anlaşma, hemen o gece sabaha karşı sahurda tamamlandı. Memur o masadan, enflasyon karşısındaki tek silahı olan "enflasyon farkı"nı bırakarak kalktı. Maliye bürokratları, bütçeyi yüklü bir maliyetten kurtararak kendi adlarına büyük bir başarıya imza attılar.
Düşük maaşlı memurlar da tehlikede
Sendika teklifi masaya getirirken, en azından düşük maaşlı memurların enflasyon karşısında ezilmeyeceği, belki de karlı çıkacağı hesabını yapmıştı. Maliye'nin 'bütün para bu' diye masaya sürdüğü bütçe, belki de bu yolla yetirilecekti. Ancak, bir türlü dizginlenemeyen enflasyon bütün hesapları bozdu. Ya da enflasyonun düşeceği öngörüsü yanlış çıktı. Memur bu yıl hiçbir şekilde enflasyon farkı alamayacağı için yüzde 9'ları işaret eden yıl sonu enflasyonu memur için kâbusa dönüşmüş durumda. Üstelik yükselen enflasyon, düşük dereceliler dahil tüm memurların ekmeğini tehdit ediyor. Yüzde 3 artı 3'lük zam kabul edilip enflasyon farkından vazgeçilmemiş olsaydı, bugün memur enflasyondaki tırmanışı kaygıyla izlemek yerine, alacağı farkı hesaplıyor olacaktı.
İyimser beklenti için neden yok!
Bundan sonrasında enflasyon düşüşe geçer mi? Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, enflasyonun yaz başından itibaren düşüşe geçeceği yönündeki öngörü ve tahmininde yanıldı. Elindeki faiz silahını siyasi baskıdan etkilenmeden daha etkin kullanabilse, Maliye bütçe harcamaları yoluyla Merkez'e destek verse sonuç değişir miydi bilemeyiz. Ancak bundan sonrası için işin daha zora girdiği görülüyor. Önümüz kış ve zam baskısı giderek artan elektrik ve doğalgaza zam kapıda bekliyor. Hükümet bu iki enerji fiyatına zam yapmazsa bütçenin yükü artacak. Zam yapsa enflasyon çift haneleri aşacak. Durum şu ki, 2015'e eriyen maaşıyla girecek memuru zor günler bekliyor.
ERDOĞAN SÜZER / BUGÜN
Beklentilerin çok üzerine çıkan enflasyon hükümete ve Merkez Bankası'na itibar, enflasyon hesabını yanlış yapan memura para kaybettiriyor. Verilmeyen zamma rağmen işsiz kalmadığına şükreden milyonlarca özel sektör çalışanı, sayıları her geçen gün artan işsizler ve sattığı malı ertesi gün yerine koyamayan küçük esnafın enflasyon karşısındaki tükenişi ise zaten ortada.
Türkiye'de özel sektörde çalışan yaklaşık her 10 kişiden sadece 1'i sendikalı. Dolayısıyla geri kalan 9'unun ücret zammı patronun iki dudağı arasında kalıyor. Bu geniş kitlenin ücretlerini enflasyon karşısında koruması bugünkü şartlar içerisinde pek mümkün değil. Memurların durumu ise epeyce farklı. Memur, daha önce hükümetlerin sosyal ve siyasal politikaları doğrultusunda zam alıyordu. Şimdi ise iş toplu pazarlık masasına kaldı. Pazarlık masası, siyasetçinin üzerindeki sorumluluğu ve riski aldı, sendika yöneticilerine yükledi.
Maliye kazandı, memur kaybetti
Pazarlık masası, ciddi anlamda hesap kitap yapmayı gerektiriyor. Yanlış hesap, stratejik hata, eksik tahmin ya da öngörüsüzlük ya kıt kanaat geçinen milyonlarca memuru enflasyon karşısında mağdur duruma düşürüyor ya da devlet bütçesini ağır mali yüklerin altına itiyor.
Memur ve memur emeklilerine 2014 ve 2015 yıllarında yapılacak zammı belirlemek için, geçen yaz pazarlık masası kuruldu. Masanın bir tarafında Memur-Sen yönetimi, diğer tarafında Maliye bürokratları vardı. Ramazan sıcağında bir süre karşılıklı güçler yoklandı.
Sonrasında sürpriz anlaşma geldi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in daha sonra anlattığı üzere, Memur-Sen 124 lira seyyanen zam teklifini sunmuş hükümet de bu teklifi kabul etmişti. Anlaşma, hemen o gece sabaha karşı sahurda tamamlandı. Memur o masadan, enflasyon karşısındaki tek silahı olan "enflasyon farkı"nı bırakarak kalktı. Maliye bürokratları, bütçeyi yüklü bir maliyetten kurtararak kendi adlarına büyük bir başarıya imza attılar.
Düşük maaşlı memurlar da tehlikede
Sendika teklifi masaya getirirken, en azından düşük maaşlı memurların enflasyon karşısında ezilmeyeceği, belki de karlı çıkacağı hesabını yapmıştı. Maliye'nin 'bütün para bu' diye masaya sürdüğü bütçe, belki de bu yolla yetirilecekti. Ancak, bir türlü dizginlenemeyen enflasyon bütün hesapları bozdu. Ya da enflasyonun düşeceği öngörüsü yanlış çıktı. Memur bu yıl hiçbir şekilde enflasyon farkı alamayacağı için yüzde 9'ları işaret eden yıl sonu enflasyonu memur için kâbusa dönüşmüş durumda. Üstelik yükselen enflasyon, düşük dereceliler dahil tüm memurların ekmeğini tehdit ediyor. Yüzde 3 artı 3'lük zam kabul edilip enflasyon farkından vazgeçilmemiş olsaydı, bugün memur enflasyondaki tırmanışı kaygıyla izlemek yerine, alacağı farkı hesaplıyor olacaktı.
İyimser beklenti için neden yok!
Bundan sonrasında enflasyon düşüşe geçer mi? Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, enflasyonun yaz başından itibaren düşüşe geçeceği yönündeki öngörü ve tahmininde yanıldı. Elindeki faiz silahını siyasi baskıdan etkilenmeden daha etkin kullanabilse, Maliye bütçe harcamaları yoluyla Merkez'e destek verse sonuç değişir miydi bilemeyiz. Ancak bundan sonrası için işin daha zora girdiği görülüyor. Önümüz kış ve zam baskısı giderek artan elektrik ve doğalgaza zam kapıda bekliyor. Hükümet bu iki enerji fiyatına zam yapmazsa bütçenin yükü artacak. Zam yapsa enflasyon çift haneleri aşacak. Durum şu ki, 2015'e eriyen maaşıyla girecek memuru zor günler bekliyor.
ERDOĞAN SÜZER / BUGÜN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder